Ayna Ayna Söyle Bana....

Bugün sabah aynada kendime bakarken düşündüm... Günlük koşturmacada insan yüzünü yıkıyor, dişlerini fırçalıyor, yetişecek yerler olduğu için aynada aslında kendine bakamıyor; baksa da "göremiyor".

Son dönemde, sosyal medyanın da etkisi ile sanırım en çok sorulan sorular aşağıdaki gibi, "ayna ayna söyle bana, benden;

• Daha güzeli var mı?

• Daha mutlusu var mı?

• Daha sağlıklısı var mı?

• Daha zengini var mı?

Liste uzayıp gidiyor; genelde hep olumlu ve daha çok "fiziksel veya maddi" özelliklerle ilgili. Çünkü, sosyal medya gördüklerimiz hep kişilerin "en güzel, en mutlu, en sağlıklı, en gösterişli anları".

Oysa, hayat çok hızlı, inişli ve çıkışlı. Her şeyi yaşıyoruz; her şey bizim için ve hiç unutmamamız gereken: "her şey geçici, güzel de, zorluk da, iyi de kötü de." bazen elbette mutsuz hissediyoruz. O gün sağlıksız besleniyoruz belki. Maddi olarak hesaplarımızda beklenmedik harcamalar çıktı ya da. Yaş aldığımız için, göz kenarlarımızda kırışıklıklar belirlemeye başladı aniden....

Bu noktada, kalıcı olan "değerlerimiz". Bizi biz yapan en kıymetli hazinemiz. Detayları için tıklayabilirsiniz. Bizi biricik yapan birçok özelliğimiz var; saçımız, kaşımız, gözümüz ama en çok değerlerimiz. Kişilik değerleri, bir kişinin karakterini şekillendiren ve yaşam kararlarını etkileyen temel inançlardır.

Peki soruyu şu şekilde değiştirsek: "ayna ayna söyle bana, benden;

• Daha dürüstü var mı?

• Daha adili var mı?

• Daha yardımseveri var mı?

• Daha cesaretlisi var mı?

• Daha yaratıcı olanı var mı?

Bu noktada, değerlerimizin farkında olmak ve onları onurlandırmak; aynada kendimize baktığımızda "kendimizden memnun olmamızı" sağlayacaktır.

Aynaya başladık; ayndaki kendimiz nasıl gördüğümüzle derinleştik. O zaman yine ayna ile; bu sefer koçluktaki "aynalama" (mirroring) ile devam edelim. Bir koçluk tekniği olarak, koçun müşterisinin beden dilini, tonunu, hareketlerini veya konuşma tarzını taklit etmesi sürecini ifade eder. Örneğin, kişi sıklıkla zamanının yetmediğini belirtiyorsa, "senden zamanının yetmediğini duyuyorum" dediğinizde, koçluk hizmeti alan kişi zaman ile ilgili derdinin farkına varır. Bu teknik, koç ile müşteri arasında daha derin bir empati ve anlayış bağı kurulmasına yardımcı olmak için kullanılır. Aynalama, müşterinin kendini daha rahat ve anlaşıldığını hissetmesine, böylece koçluk sürecinde daha açık ve samimi bir iletişim kurulmasına olanak tanır.

Aynamalanın Faydaları Nelerdir?

1. Bağ Kurma: Aynalama, danışan ile koç arasında güven ve uyumun hızlı bir şekilde gelişmesine yardımcı olur.

2. Empati Geliştirme: Koç, danışanın duygusal durumunu daha iyi anlayabilir ve bu da daha etkili destek sağlamasına olanak tanır.

3. Duygusal Desteği Artırma: Danışan, koçun kendisini gerçekten anladığını ve kabul ettiğini hisseder.

Aynalamaya Örnekler:

• Beden Dili: Eğer danışan ellerini katlayarak oturuyorsa, koç da benzer bir pozisyon alabilir. Bu, bilinçaltı bir benzerlik ve rahatlık hissi yaratır.

• Konuşma Hızı ve Tonu: Müşteri yavaş konuşuyorsa, koç da konuşma hızını düşürür.

• Terimler ve Kelime Kullanımı: Müşteri belirli kelimeleri veya ifadeleri sıkça kullanıyorsa, koç da bu terimleri geri dönüşlerinde ve sorularında kullanabilir. O zaman yarın uyandığınızda aynaya bir de bu gözle bakın. Acaba ayna size ne söyleyecek?